Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Yeni dünya düzeni ve Türkiye
Haktan Kerem Ural
YAZARLAR
4 Ekim 2023 Çarşamba

Yeni dünya düzeni ve Türkiye

 

2. Dünya savaşı sonrası Batı merkezli bir düzen kuruldu. ABD hegemonyasını tüm dünyaya dayattı. Ancak artık dünyada güç dengeleri değişiyor. Dünyanın ekseni batıdan doğuya kayıyor. Bölgesel güç olma yolunda her ülke arayış içinde.

ABD-Çin savaşı teknoloji ve ekonomi üzerinden sürüyor. ABD, Ortadoğu’da İran ve Körfez ülkeleriyle adeta satranç oynuyor. İran’a ambargo uygulayıp körfez ülkelerini öne sürüyor. Yine İran’la nükleer anlaşmaya yönelik görüşmeler yapıp Körfez’i baskılıyor.

Ancaaaak, Körfez sonunda ABD’nin sömürü düzenini fark etti ve İran’la ilişkilerini pozitif alana çekti.

İran ise kapalı ekonominin ülkeyi parçalamaya doğru götüreceğini gördü. ABD ambargosunu Körfez ülkeleri üzerinden delmeye başladı. Aynı şekilde Rusya da Kazakistan, Ermenistan üzerinden ABD ambargosunu deliyor.

 

Araplar İran’ı, Türki Cumhuriyetler de Rusya’yı ekonomik açıdan bir fırsat olarak görüyor. Ortadoğu ve Asya ülkeleri ve hatta Afrika ülkeleri dünya denkleminin değiştiğini gördü.

 

Gelelim Çin’e… Çin ABD gibi demokrasi getireceğim yok efendim insan hakları, yok diktatör gibi söylemlere girmiyor. Çin sadece ticari olarak nasıl kazanabilirime bakıyor. Özellikle Afrika’da tarım için toprak kiralıyor, her ne kadar sivil görünse de limanlar kiralıyor.

 

Bütün dünya enflasyonla mücadele ederken Çin ekonomisi deflasyon sürecine girdi. Zira halk harcama yapmıyor. Fiyatlar düşüyor. Çin merkez bankası da faiz düşürmeye devam ediyor.

Batı dört gözle Çin’deki ekonomik krizi ve bunun doğuracağı halk ayaklanmasını bekliyor. Pekin ise bu deflasyonist ekonominin toparlanacağını düşünüyor.

Çin ekonomisinin 2040’da ABD ekonomisini geçeceği düşünülüyor. Önümüzdeki dönemde Çin Yuan’ın değerini muhtemelen kontrollü olarak artıracak. ABD-Çin kapışmasında dünya ekonomisi her iki tarafın da tokadını yiyor.

 

Özellikle ABD, Çin’in Tayvan’a girmesini dört gözle bekliyor. Elinden gelen bütün provokatif adımları geçtiğimiz aylarda attı. Ama Çin’de akıllı bir yönetim var. Rusya gibi ABD provokasyonlarından gaza gelmedi.

 

AB’den ise çatırdama sesleri geliyor.  Dünyanın tüm zenginliklerini 200 yıldır sömüren Avrupalılar için süreç sona eriyor. Afrika’dan bir bir kovuluyorlar. Ekonomik kriz derinleşiyor. Düzensiz göç de Avrupa’nın bir başka sorunu.

 

AB’nin geleceğini Rusya-Ukrayna savaşı belirleyecek. Rusya-Ukrayna savaşının sonucunu kim belirler peki? Tabii ki ABD. 2024 Başkanlık seçimlerini Trump kazanırsa Rusya ile anlaşır, savaş biter. Biden kazanırsa en az bir dört yıl daha Ruslar ve Ukraynalılar birbirlerini öldürmeye devam eder.

AB için kaçış yok. ABD’de 2024 seçimlerini Trump da kazansa Biden da kazansa yönünü Avrupa’ya çevirecek.

Zira ABD, Avrupa’nın Ruslarla iş birliği yapmasını istemiyor. Rusya ve Çin’e karşı kendi yanında yer almasını istiyor.

Avrupa ekonomisi gün geçtikçe daralıyor. İngiltere ve Fransa’da ekonomi sıkıntılı. İtalya ekonomisi küçüldü. Almanya Avrupa’nın hasta adamı konumunda. Alman sanayisi 21. Yüzyıla henüz ayak uyduramadı. Rusya’dan artık ucuz doğal gaz da alamıyor. ABD baskısı nedeniyle Çin’le de ticaret sıkıntısı yaşıyor.

 

Dünya çok hızlı bir değişimin arifesinde. Büyük güçler jeopolitik bir kavga içinde. Türkiye de bu değişimin odak noktasında. Hem Çin’den başlayan Bir kuşak bir yol projesi hem de Hindistan’dan başlayan Basra körfezi üzerinden gelen kalkınma yolu projesi Türkiye’den geçiyor. 

 

Batı ise ki özellikle ABD, Doğu Akdeniz’de olduğu gibi Türkiye’yi bu ticaret yollarının dışında tutmak için yeni hamlelerini yapmaya başladı. Türkiye’nin uluslararası arenada sağlam bir duruşu var ama ABD, Türkiye’yi markaja almaya çalışıyor. Şu sıralar Ermenistan kozunu oynuyor. Fransa da bunun destekçisi. Asıl hedefleri Zengezur koridorunu açtırmamak.

 

Zengezur koridoru ile en kısa yoldan Avrupa’ya ulaşmaya çalışan Çin’in bir kuşak bir yol projesini engellemek istiyorlar.  Bunun içinde şu sıralarda Ermenistan’ı karıştırmaya çalışıyorlar. Azerbaycan ile yaptığı anlaşmaya bağlı olduğunu açıklayan Ermenistan başbakanı Paşinyan’a gözdağı veriliyor. Ve bölgede yeni bir terör örgütü ürettiler: VOMA. 

Batı Ukrayna savaşı ile hem Putin’i düşürmek hem de Ukrayna üzerinden Çin’e Tayvan için mesaj gönderiyor. Ermenistan kozu ise Türkiye ve Azerbaycan’a karşı kullanılıyor.

Peki Türkiye ne yapacak. Türkiye’nin dış politikadaki denge politikası sürmeli. Ne doğu ne de batı yanlısı olmalıyız. Ama önceliğimiz içerideki sorunları çözmek olmalı. Enflasyonist süreç bir an evvel sona erdirilmeli. Bürokrasideki çürük elmalar ayıklanmalı. Göç sorunu çözülmeli. Ve liyakat, liyakat, liyakat… Onun kardeşi, bunun amcaoğlu, şunun eniştesi deyip iş bilmeyen insanları hak etmedikleri görevlere getirmekten vazgeçilmeli. Halkı devletine küstürmekten vazgeçin. Hükümet kul hakkını nasıl yorumluyor bilemiyorum ama kul hakkına girmekten vazgeçin. Zira “KISA ÇÖP UZUN ÇÖPTEN HAKKINI ALIR ELBETTE”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime