Öncelikle belirtilmesi gereken husus; " Azrail " isminin Kuran-ı Kerim'de ve sahih hadislerde geçmediği ve ismin klasik İsrailiyat risalelerinin İslam yorumlayıcılarınca benimsendiği mevzusudur. Kendisinden Kuran-ı Kerim'de ölüm meleği ve elçilerimiz olarak bahsedilmiş olup, ruhun kabzedilmesi ( Vücut dokularından geri dönmemek üzere söküp koparılması ) işlevinde sayısını bilemeyeceğimiz yardımcıları olduğu açığa çıkmaktadır. " Ancak kendilerine, ruhlarını alacak meleklerin gelmesini veya Rabbinin azap emrinin ( Kıyamet ) gelip çatmasını bekliyorlar ...! Kendilerinden öncekiler de böyle yapmışlardı. Allah onlara zulmetmedi..., fakat onlar, kendilerine zulmetmişti. " ( NAHL Suresi 33 ) ayetinin izi sürüldüğünde insanlık tarihinde zorbalık, zulüm, kaos ve ölüm meleklerinin mesaisinin arttığı dönemler olmuştur diyebiliriz.
Benzer bir dönemden geçen coğrafya an itibari ile Ortadoğu meskenleridir. Bu meskenlerde miskinleri besleyenlerin de artık isyan edeceğini söylemek pek de kehanet sayılmaz. Tamamen analitik ve sosyopolitik bir gözlem benimkisi. Dolayısıyla ; ülkede darbe paranoyasını beslemenin lafı güzaf olduğunu söyleyerek mevzuyu çeşitlendireyim. Birileri eski konforunu, dürtü tatmin yollarını, koltuklarını ya da kanepelerini kaybetmeyi " Öldük, bittik " şeklinde feveran etse de Azrail ve yardımcılarını henüz görmedikleri için musibete de şükretmeleri gerektiğini bilmeleri gerekir. Kişisel bir veri olarak; ölüm meleklerinin yoğun mesai yaptığı Filistin için, İnşallah ramazan ayında refah kapısına kara harekâtı düzenlenmez diye dua etmiştim.
Duam kabul olmuş gözükse de Mısır devletine yönelik dünya kapitalizmince kesenin ağzının açılması neticesinde operasyonun tüm Müslüman aleminin gözü önünde gerçekleştirilmesi muhtemel gözükmektedir. Akdeniz savaş gemileri ile kaynarken ve İran tuzağın ortasına çekilirken tabii olarak ülkemiz denklemin merkezinde olacaktır.
Salt kendi değerlendirmelerim ve hislerime göre; tahmini Kasım 2024 tarihine kadar çok çeşitli operatif faaliyetlerin ve savaş senaryolarının tedavüle sokulabileceğini söyleyebilirim. Kehanet, dinimizce büyücülük kategorisine yakın bir günah olduğu için buna öngörü demek daha makuldür. Dünya nüfusunun bir şekilde azaltılmasında, ölüm meleklerinin ek mesailer yapmasında Covid-19 yeterince işlev görmediği için ertelenmiş savaş senaryolarının işlevsel hale getirildiği fikri de yabana atılmamalıdır. Yazının son kısmını diğer büyük melek olan " İsrafil " için ayırmak istedim. Bazı dindarlar onun tek görevinin " Sur "a üflemek olduğunu ve mesaisi en rahat melek olduğunu düşünüyor olsa da asli görevinin; Levh-i Mahfuz da belirlenmiş olan emir, hüküm ve kaderleri ilgili meleklere ulaştırmak olduğu hususu, İmam Nevevi'nin Sahih-i Müslim şerhi eserinde rivayet edilmektedir. Bir nevi Allah katında büro personeli olarak 1. Sur üfürülene dek yoğun mesaidedir...!