İmparator'un Portresi
Türk futbol tarihimizdeki en parlak teknik adamlardan olan "İmparator" lakaplı Fatih Terim, müthiş özgüveni ve "nevi şahsına münhasır" kişiliğiyle yakın Türkiye tarihinin en popüler isimlerinden oldu. Son dönemlerdeki olaylarsa onun imajını oldukça sarstı.
ABONE OL
16 yaşındayken 1969 yılında Adana Demirspor'da kaleci olarak futbol hayatına başlayan Fetih Terim, 1974 yılında Galatasaray'a transfer oldu. 1975'te İsviçre karşısında ilk milli maçına çıktı. 51 kez giydiği milli formayla, 11 yıl en fazla milli olan futbolcu ünvanını elinde tuttu. Teknik direktörken Galatasaray'a defalarca şampiyonluk yaşatan Terim, futbolcu iken bu köklü kulüple hiç şampiyonluk yaşayamadı.
Jübilesini 1985 yılında yapan Fatih Terim, sonra antrenörlük kurslarına gitti. Birçok dönem Türk Milli Takımın başında bulundu. Galatasaray'dayken Türk futbol tarihinin kazandığı en büyük zaferi tattırdı, UEFA Kupasını Galatasaray müzesine götürürken o "İmparator" lakabının tadını çıkarıyordu.
Müthiş özgüveni ve "nevi şahsına münhasır" kişiliğiyle yakın Türkiye tarihinin en popüler isimlerinden biri oldu Fatih Hoca. Eskiden Demirel ve Ecevit'in taklidini yapamayana "komedyen" denmezken, onunla birlikte "Fatih Terim taklidi yapmak komedyenliğin ön koşullarından" oldu. Reklamlarda boy gösterdi, kızları magazin haberlerinde göründü vs. Yani futbol dışında da çok fazla gündeme gelmeye başladı ve bu onu hiç de rahatsız etmişe benzemiyordu. Terim "Sırtını bazı büyüklerimize yasladı" gibi eleştirileri de yanıtlamıyor, aksine duymazdan geliyordu.
Son dönemde yaşananlar ise sonun başlangıcı gibiydi adeta:
Arda Turan-Bilal Meşe olayı: Hatırlayın, Milli Takım uçağında Arda Turan'ın babası yaşındaki gazeteci Bilal Meşe ile olan kavgası ve Arda'nın Federasyon Başkanı Demirören ve Hocası Terim'e küfürler savurması olayı... Terim geçmişte de sorun yaşadığı Arda'yı takımdan göndermedi, Arda kendi isteğiyle ayrıldı milli takımdan.
Alaçatı baskını: Damadının komşu işletmeyle olan sorununa müdahil olan Fatih Terim adamlarıyla birlikte mekan basınca bu skandal olay çok konuşuldu. Kebapçı Selahattin Aydoğdu ile kavgası Terim'in yıllardır cepten yediği kredisini bir hayli azalttı, prestijini çok sarstı bu olay.
Rüştü Reçber-Fatih Terim mektuplaşması: Eski öğrencilerinden -şimdilerde spor yazarlığı yapan- Rüştü ile polemiğe girdi Fatih hoca. Bu olay, toplumda iyice yükselmekte olan "Fatih Terim'den gına geldi artık" hissinin zirvesi oldu ve bardağı taşıran son damla oldu. Gerek medyada gerekse sosyal medyada orantılı/orantısız eleştirilmeye başlandı Terim.
En sonunda çıkıp Federasyon'la karşılıklı olarak anlaşarak yolların ayrıldığını duyurdu Türkiye Futbol Direktörü Terim. "Milli Takım'dan istifa etti" diye yorumlanan bu haberden sonra Fatih Terim'in 3.5 milyon tazminat alacağının ortaya çıkmasına ise sosyal medyadan tepkiler yağdı... "İstifa eden kişi neden tazminat alıyor?", "Fatih Terim'e mekan basarak milli takımın itibarını zedelediği için 3,5 milyon lira tazminat verilmesi baya yeni türkiye ruhunun özeti" gibi yorumlar havada uçuşurken Fatih Terim gözünü tekrar eski kulübü Galatasaray'a dikmişti bile.
Gelecekte ne olacak bilinmez elbette. Geçmişteki parlak zaferli günlerin hatrına, bundan sonra Fatih Hoca'nın geçmişten dersler alarak yoluna devam etmesini diliyoruz. Yolu açık olsun...