Türk sinemasının 1960’lı ve 1980’li yıllar arasındaki üretken döneminde, filmlerde telif hakkı ödenmeden kullanılan yabancı müzikler, günümüzde büyük bir krize yol açtı. Çok sayıda Yeşilçam yapımcısı, filmlerinin müzikleri için bütçe ayırmamak amacıyla, Avrupa ve ABD filmlerinin soundtrack'lerini filmlerine monte etmişti. O dönemde Türk sinemasının uluslararası alandaki ağırlığı düşük olduğu için bu hukuksuzluğun peşine düşülmemişti.
BATTAL GAZİ’DEN SEZERCİK’E KADAR İKONİK FİLMLER ETKİLENDİ
İzinsiz müzik kullanımının boyutları, kült filmlerde dahi görüldü:
Battal Gazi: 11 Oscarlı 1959 yapımı Ben-Hur'un, Miklos Rozsa imzalı müzikleri kullanıldı.
Tarkan Viking Kanı: Alfred Newman'ın müzikleri kullanıldı.
Sezercik Yavrum Benim: Dünyaca ünlü Görevimiz Tehlike dizisinin müziklerini yapan Lalo Schifrin'in Bullitt'teki müzikleri kullanıldı.
YOUTUBE’UN MÜDAHALESİYLE ÜÇ SEÇENEK ORTAYA ÇIKTI
Dünya Gazetesi'nin haberine göre, çağın dijitalleşmesiyle birlikte telif hakkı sahipleri, izinsiz müzik kullanımına karşı küresel bir savaş başlattı. YouTube’un Content ID sistemi, telifli şarkının tespit edildiği Türk filmlerine üç seçenek sundu:
Gelir Hakkı: Filmin YouTube gelirinin hak sahibine aktarılması.
Kaldırılma: Filmin platformdan tamamen yayından kaldırılması.
Sessizleştirme: Filmde şarkının yer aldığı sahnenin sesinin kısılması.
Yapım şirketleri, gelir kaybına uğramamak için genellikle üçüncü seçeneği tercih ediyor. Ancak bu yöntem, sinemaseverler için büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor; bir filmin neredeyse üçte birinin müziksiz veya sessiz geçmesine neden oluyor. Sadri Alışık, Kadir İnanır, Türkan Şoray ve Cüneyt Arkın gibi usta isimlerin rol aldığı, milyonlarca kez izlenmiş binlerce film şu an telif hakkı ihlali nedeniyle izlenemez hale gelmiş durumda.
GÜNCEL
Sayfa başına git
