Gazeteci Nuray Başaran Demir, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunulan şikayet dilekçesinde, gazetecilik faaliyetleri nedeniyle uzun süredir tehditler aldığını, 25 Nisan'da oturduğu sitede çıkan yangının bu tehditlerle alakalı olduğunu savundu.
Olay sonrası evlerinin yakınındaki kameranın yerinden sökülmüş olduğunu fark ettiklerini belirten Demir, yangının kundaklama olabileceği şüphesiyle zanlıların tespiti için araştırma yapılmasını talep etti.
Demir, CHP'nin 38. Kurultayı ile ilgili yaptığı haberler ve yorumlar nedeniyle uzun süredir farklı şekillerde tehditlere maruz kaldığını, Özel'in de mitinglerde kendisini hedef haline getirdiğini ileri sürdü.
Nuray Başaran Demir, şunları ifade etti:
"19 Mayıs'ta İzmir'de gerçekleştirilen CHP mitinginde ana ekrana benim ve diğer konukların katıldığı TGRT televizyonundaki 'Taksim Meydanı' programını yansıtıp, bu programdaki benim konuşmamı mitinge katılanlara dinletip, beni hedef haline getirmiştir. Beni yalancı ve iftiracı ilan etmiştir. Buna ilişkin bir sayfadan ibaret ekran görüntüsünü delil olması bakımından dosyaya ibraz ediyorum. Bundan sonra bana yönelik tehditler daha da artmıştır. Gazetecilik faaliyetimden dolayı Türkiye tarihinde ilk defa bir gazeteci bir siyasi partinin genel başkanı tarafından isim ve görüntüsü verilerek hedef haline getirilmektedir."
Sürekli basın kartı sahibi olduğunu ve Basın Kanunu'na göre kamu görevlisi sayıldığını belirten Demir, bu gerekçelerle Özel'den davacı ve şikayetçi olduğunu bildirdi.
GÜNCEL
.jpg)
Sayfa başına git
