Fitch Ratings, Türkiye'de büyüklüğü Eylül 2023'te 90 milyar doları aşan İslami finans sektörünün önümüzdeki birkaç yıl içinde 100 milyar dolara ulaşacağını öngördü.
Fitch, bu rakamın İslami bankaların Türk bankacılık sektörü varlıklarının 2025'e kadar 2023'ün ilk 9 ayındaki yüzde 8,5'den yüzde 15'e ulaşmasını hedefleyen hükümet için sektörün stratejik önemi ile desteklenmekte olduğunu vurguladı.
"Yukarıdan aşağıya destek, hızla genişleyen üç kamu sahipli İslami banka ile birlikte net" değerlendirmesini yapan Fitch, Sukuk'un aynı zamanda devlet fonlama araç setinin de önemli bir parçası haline geldiğini de belirtti.
Fitch, "Türkiye ile KİK ülkeleri arasındaki ilişkilerin güçlenmesinin İslami finansı olumlu etkilemesini bekliyoruz ve bu durum hükümetin doğrudan yabancı yatırımları çekmesine yardımcı olacaktır" ifadelerini kullandı.
İslami bankacılık (Türkiye'de katılım bankacılığı olarak bilinmektedir), Eylül 2023'te toplam sektör varlıklarının yüzde 8,5'ine (2018: yüzde 5,4) ulaşan genişleyen pazar payı ile bankacılık sisteminin önemli bir parçası haline gelmektedir. Ancak bu hızlı büyüme, Türkiye'deki yüksek enflasyon ve TL'deki değer kaybı ışığında değerlendirilmelidir. IFSB verilerine göre Türkiye, varlıklar açısından dünyanın en büyük yedinci İslami bankacılık pazarıdır.
Fitch, Türkiye'deki altı İslami bankayı derecelendirmektedir ve bu bankaların tamamı 'B-' Uzun Vadeli Yabancı Para İhraççı Temerrüt Notuna sahiptir. Bu bankalardan bazıları yüksek nota sahip ebeveynlere aittir, ancak Fitch'in aşağıdaki görüşleri nedeniyle 'B-' ile sınırlandırılmıştır hükümet müdahalesi riski.
Eylül ayında Fitch, ülke görünümünün revize edilmesinin ardından, bir dizi İslami banka da dahil olmak üzere 16 Türk bankasının görünümlerini Negatif'ten Durağan'a revize etti.