Halk arasında “kelebek hastalığı” adıyla bilinen lupus hakkında değerlendirmelerde bulunan İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Murtaza Çit, bu hastalığın sıkça başka rahatsızlıklarla karıştırıldığını ve bu nedenle tanıda gecikme yaşandığını söyledi. Lupusun kadınlarda erkeklere göre yaklaşık dokuz kat fazla görüldüğünü belirten Çit, hastalığın kalp, böbrek ve akciğer gibi yaşamsal organları etkileyebildiğini vurguladı.
Yüzdeki kelebek şeklindeki kızarıklığın yalnızca hastalığın bir parçası olduğunu ifade eden Çit, lupus tablosunun çok daha geniş bir semptom yelpazesine sahip olduğunun altını çizdi. Halsizlik, ateş, eklem ağrısı ve cilt döküntüleri gibi belirtilerin görülebildiğini söyleyen Çit, bunların romatizmal hastalıklarla karıştırılabildiğini belirtti.
"HASTALIK DÖNEM DÖNEM ALEVLENİP SAKİNLEŞİYOR"
Lupusun kesin nedeninin bilinmediğini ifade eden Çit, genetik yatkınlığın yanı sıra güneş ışığı, alerjenler ve radyasyon gibi çevresel faktörlerin hastalığı tetikleyebileceğini aktardı. Hastalığın dönem dönem alevlenip sakinleştiğini söyleyen uzman, alevlenme döneminde hekime başvurmanın doğru tanıya ulaşmayı kolaylaştırdığını dile getirdi.
Tüm dünya genelinde 100 bin kişiden yaklaşık 15–20’sinde görülen lupus için en etkili tanı yönteminin otoimmün testler olduğunu belirten Çit, ANA pozitifliği ve diğer otoimmün belirteçlerin tanıda önemli rol oynadığını söyledi.
Lupusun ömür boyu takip ve tedavi gerektirdiğini hatırlatan Çit, bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar nedeniyle hastaların enfeksiyonlara açık hale geldiğini ve bu durumun da ciddi risk oluşturduğunu ifade etti. Alevlenme dönemlerinde yüksek doz kortizol tedavisinin uygulandığını belirten uzman, gerek görüldüğünde immün sistemi baskılayıcı yöntemlere başvurulduğunu, sakin dönemlerde ise tedavi dozlarının azaltılarak uzun soluklu takip yapıldığını söyledi.
GÜNCEL
Sayfa başına git
