Turktime

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Biz dimdik, sapasağlam ayaktayız

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. Rehavete kapılmanın olmadığını dile getiren Erdoğan, "Dimdik, sapasağlam ayaktayız" dedi.
ABONE OL
Abone Ol
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Biz dimdik, sapasağlam ayaktayız
Haberler / Siyaset
15 Mayıs 2024 Çarşamba 12:58
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında konuştu.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARINDAN ÖNE ÇIKANLAR ŞÖYLE:

"Ne teşkilatımızda ne bürokraside rehavete, tembelliğe, gevşemeye, gönülsüzlüğe tahammülümüz olamaz. Bürokratik vesayete fırsat vermeyiz. Kanunun dışına çıkan, hatası, kastı olan kim varsa hukuk zemininde hesabını soruyoruz. Ülkeye ve millete karşı vazifesini yapmamanın hiçbir bahanesi olmaz. Son 22 yılda AK Parti ile ilgili hükümetlerimizle ilgili de kötümser senaryolar yazanlar oldu. Süre biçenler oldu. Bu davaya ihanet edenler, korkanlar, hırslarına yenilenler oldu. Onlar artık yoklar, esameleri okunmuyor. Biz buradayız. Dimdik sapasağlam ayaktayız. Dava burada, yarın da burada olacak. Mevla ömür, milletimiz de yetki verdikçe burada olmaya devam edeceğiz.

"SON 5 AYIN MUHASEBESİNİ YAPTIK"

Dün Genişletilmiş İl Başkanları toplantımızı yine coşku ve heyecan dolu bir atmosferde icra ettik. 2024 yılının bu ilk il başkanları toplantısında hem son 5 ayın muhasebesini yaptık hem de illerimizin adeta röntgenini çektik. Teşkilatımızın kararlılığı, dinamizmi ve heyecanı karşısında partimizin Genel Başkanı ve bir neferi olarak hakikaten büyük bir gurur duydum. Bizi örselemeye çalışanlara inat üstat Necip Fazıl'ın o veciz ifadesiyle "Yolumuza pekleşe pekleşe" devam ediyoruz.

ORTAK AKIL VURGUSU

AK Parti'nin ayırıcı vasfı, istişareye önem vermesi, attığı her adımı istişareyle atmasıdır. Partimizin kuruluşundan itibaren daima ortak akılla hareket ettik. İnşallah bunu güçlendirerek sürdüreceğiz. Son bir yılımıza damga vuran seçimler dolayısıyla gelenekselleşmiş istişare kamplarımızı yapamamıştık. İstişare toplantımızı önümüzdeki haftalarda gerçekleştiriyoruz. Milletvekillerimiz de 7-8 Haziran tarihinde, belediye başkanlarımızla da 1-2 Temmuz'da inşallah bir araya geleceğiz. Önümüzdeki döneme dair yol haritamızın da şekilleneceği bu toplantıların şimdiden partimiz ve davamız için hayırlara vesile olmasını diliyorum.

"YENİLENEREK, TAZELENEREK GELİYORUZ"

Kongrelerimizle ilgili takvimi de inşallah yakında ilan edeceğiz. Yetkili arkadaşları gerekli hazırlıkları yapmak üzere talimatlandırdık. Bu süreci de dava ve yol arkadaşlarımıza halel getirmeden yürüteceğiz. AK Parti'nin siyaset tasavvurunda görev ve sorumluluk almak kadar gerektiğinde tüm rütbelerden azade bir şekilde bu partinin bir eri olarak çalışmak da büyük bir şereftir. Her kongre sürecini kadrolarımız arasındaki bir bayrak yarışı olarak görüyoruz. Yorulan arkadaşlarımız, motivasyonunu yitiren arkadaşlarımız varsa hatası, kusuru, yanlışı olanlar varsa, kardeşlik hukukumuzu koruyarak onları dinlenmeye alacağız, yeni, heyecanlı, dinamik arkadaşlarımızla kadromuzu güçlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Kurulduğumuz günden beri yenilenerek, tazelenerek geliyoruz. İnşallah bundan sonra da aynı çizgide hareket edeceğiz.

DIŞ POLİTİKADA YOĞUN GEÇEN 1 AY

14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan genel seçimin üzerinden dün itibarıyla bir yıl geçti. TBMM, bu bir yıl içinde yine gece günüz demeden çalıştı ve milletimizin beklentilerini karşılayacak yasaları çıkardı. Aynı süreçte hükümetimiz de başta şahsım olmak üzere tüm kabine üyelerimiz de gecemizi gündüzümüze katarak ülkemizin refahı, kalkınması ve güvenliği için ter döktük, döküyoruz. Sadece son grup toplantımızdan bu yana yurt içinde ve yurt dışında birçok programa katıldık. Farklı liderleri ülkemizde misafir ettik. Dış politika kulvarında özellikle yoğun bir dört haftayı geride bıraktık.

SİVİL ANAYASA MESAJI

Diplomaside olduğu gibi iç siyasette yoğun gayret içindeyiz. Geniş bir yelpazede kanunlaşma sürecinde olan teklifler var. Hayat pahalılığı ve öğretmenlerimize yönelik şiddetle mücadelede yasal zeminin güçlendirilmesine ihtiyaç duyuyoruz. MHP ile işbirliği ve eşgüdüm içinde bu konuları takip etmesini bekliyorum. Meclis tatile girmeden yasal düzenlemeleri çıkarmamız gerekiyor. Yeni anayasa konusunda Meclis Başkanı'na destek vermemiz önemlidir. Sivil anayasanın günlük tartışmalara kurban edilmemesi kanaatindeyiz. İstişari temasları bitirip somut adımlarda fayda görüyoruz. Yapıcı ve uzlaşmacı tutumumuzu koruyacağız. Dört yılın her gününü ilk günkü aşkla dolu dolu geçirecek, ülkemizi her alanda yeni rekorlarla buluşturacağız.

"O MESAJI ALDIK"

14 Mayıs seçimlerinde iktidar olma yetkisini bizlere tevdi etmiş, 31 Mart'ta bizlere bir ikazda bulunmuştur. 31 Mart bir güven oylaması değildir. Bir kırılma, değişiklik olmamıştır. Önce 14 Mayıs'ta sonra 28 Mayıs'ta seçmen kararlı bir şekilde hükümeti Cumhur İttifakı'na emanet etmiş, yerel seçimde tercihini farklı yansıtmıştır. İkisini birbirinden ayırmak durumundayız. Milletin verdiği mesajı duymazdan gelecek değiliz. O mesajı aldık. Gereğini yapmaya başladık. Bakanlarımız, milletvekillerimiz, teşkilatımız aziz milletimizin bize 14 Mayıs'ta yüklediği emanetin idrakinde olacağız. İçimizde, kadrolarımızda yanlış değerlendirmeler yapanlar varsa atalete veya tembelliğe tevessül eden olursa onlarla yollarımızı ayırırız. AK Parti'nin çalışma usulü bellidir. Yarın seçim olacakmış gibi hazırlıklıyız.

"ÖNÜMÜZDEKİ 4 YIL HOŞGÖRÜYLE GEÇSİN"

Aynı zamanda biz hiç seçim olmayacakmış gibi kendimizi seçim tarihleriyle kısıtlamadan çalışan bir kadroyuz. Türkiye'de siyasetin yumuşamaya ihtiyacı var. Üzerimize düşeni yapıyoruz, yapacağız. Biz hiçbir zaman kutuplaşmanın, kamplaşmanın tarafı olmadık. Türkiye'yi bir gördük, beraber gördük. Siyasetimizi gerilim ve kutuplaşma üzerine değil; hedefler, projeler üzerine inşa ettik. Haksızlık, adaletsizlik karşısında elbette öfkelendik. Milletimizle irtibatımızda kucaklayıcı olduk. Önümüzdeki dört yıl hoşgörüyle geçsin. Muhalefet yıkıcı değil, yapıcı olsun. Arzumuz odur ki Türkiye'nin meseleleri polemiklerin üzerinde ele alınsın. Siyaseti yüksek gerilim hattına hapsetmek isteyenler olacaktır ama olmasını istemiyoruz. FETÖ'ye diyet borcunu ödemek için Yenikapı Ruhunu baltalamak isteyenler boş durmuyor. Kuklayı da kuklacıyı da oyunu kimin yazdığını da çok iyi biliyoruz. Ne kadar da çirkinleşirse çirkinleşsinler biz o tuzağa düşmeyeceğiz. Biz kucaklayıcı ve kuşatıcı olacağız.

"KAPIMIZ HERKESE AÇIK"

Partimizin kapıları ilkeleri, bizim ilkelerimizle örtüşen herkese açıktır. Biz milletimizin, devletimizin çıkarları için kin tutarız. Siyasette kin kavramını asla kabul etmeyiz. İhanete varmayan her dostluk bizim için bakidir. Yeter ki samimiyet, hüsnü niyet olsun. Diğer her şey hal yoluna konulur. Siyasette yumuşama iklimini kara kışa çevirmeye çalışanlar olduğunu, Cumhur İttifakı'nda gedik açmak isteyenler olduğunu biliyoruz. Fitne ve nifak odaklarına göz açtırmayacağız. Cumhur İttifakı güçlenerek, saflarını sıklaştırarak yoluna devam edecek.

FİLİSTİN'DEKİ ZULÜM

Bugün 15 Mayıs, tüm Filistinliler için, son derece anlamlı bir gün. Bugün büyük felaket anlamındaki Nekbe'nin 76'ncı yıldönümü. Siyonistler bu toprakları adım adım işgale başladı. Filistin topraklarında ilk kitlesel katliam Osmanlının çekilmesiyle başladı. Siyonist çeteler toplu cinayetler işleyerek, Filistinlileri göç etmeye zorladı. Filistinliler, İsrail devletinin kurulmasının ertesi günü büyük felaket olarak ilan ettiler ve her yıl 15 Mayıs'ta evlerine kavuşma umudunu tazeliyorlar. Er ya da geç Filitinliler evlerine dönecekler.

"GAZZE KASABI NETANYAHU"

Bugün burada bazı gerçekleri açık açık konuşmak durumundayım. Hitler, Yahudi soykırımını yaparken yalnız değildi. Avrupa'daki pek çok ülke Hitler'i destekliyordu. Hitler katliam yaparken kendisini çok güçlü, yenilmez hissediyordu. Kafasına bir kurşun sıktı, yanmış cesedi Almanya gibi harabeye dönmüş sığınağında bulundu. Dünyanın gözü önünde 8 bin 372 Boşnak kardeşimizi şehit ettiler. Yenileceklerini asla düşünmüyorlardı. Ne oldu? Mahkemeye çıktılar ve bir zamanların o soykırımcı generalleri hesap verdiler. Er ya da geç Gazze kasabı Netanyahu'yu ve onunla birlikte soykırıma ortak olanları aynı akıbet bekliyor.Soykırımcıların hukuka hesap vermesi için enselerinde olacağız.

"AÇLIKLA, SUSUZLUKLA İNSAN ÖLDÜRDÜLER"

Artık tüm dünyanın bir hakikati kabullenmesi lazım. Gazze soykırımının hesabını sormadan, dünya temiz kalamaz. Kimse bizden susmamızı, sözümüzü yumuşatmamızı beklemesin.Bunlar cani oldukları kadar küstahlar. Bombalarla, mermilerle, en ölümcül silahlarla, açlıkla, susuzlukla insan öldürdüler. Hastaneleri vurdular. Güvenli bölgelerde sivil katlettiler. Annelere evlatlarının parçalarını toplattılar. Hitler bile tarihe kara bir leke olarak geçen holokostu yaparken bu kadar aleni yapmadı, bu kadar cüretkar değildi. Bunlar o kadar pervasız ki kameralar önünde, canlı yayında gazetecileri, doktorları, sivilleri, bebekleri katlettiler. Bundan kaçamazlar. Mahkeme-i kübraya çıkmadan, dünyada bunun hesabını verecekler.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime