Havlu mu attı? - Fatih Doğan: Beşiktaş, Başakşehir maçında kasım çıkmadan havlu atmış gibi oynadı. Temposuz ve rakibe baskısız oyun, siyah-beyazlı takımın neredeyse karakteri olmuş. Takım şampiyonluğa oynayan bir kimliğin çok ötesinde rutine başlamış gibi sıradandı.
Şampiyonluk yarışı iddiasındaki Beşiktaş'ın hırstan ve kaliteden yoksun görüntülerini anlamıyorum. Sormak lazım! Beşiktaş ligden vazgeçti, havlu attı da bizim mi haberimiz yok? Yönetim bu kötü gidişe neden sessiz. Son üç lig maçında kaybedilen puanlar ortada. Bu kabullenişlik hayra alamet değil. Bizden söylemesi! (SABAH)
Kanatsız Kartal bu kadar - Ali Ece: İkinci yarıda Giovanni hoca Semih’i çıkartıp 4-6-0 denedi ancak Rafa dışında kimse çalım atıp rakip geçemediği için Beşiktaş pozisyon zenginliği yaratamadı. 4-3-3 veya 4-2-3- 1 ile devam edilecekse Berardi tipi kilit açan kanat forvet şart. Böyle kanat forvetsiz oynamak yerine de sağda Rashica solda Masuaku birer kanat bekli 3-5-2 denemesi belki 4-6-0’dan daha az verimsiz netice verebilir. (FANATİK)
Yavaş, ağır ve zevksiz - Attila Gökçe: Oldukça yavaş, sanki sabah yürüyüşüne çıkmış orta yaşlılar örneği koşar gibi yaparak başladılar maça. Top kayıpları, faüller, yerini bulmayan paslarla oluşan aldatıcı atak fırsatları maçı maç yapmaya yetmedi.
Beşiktaşlı futbolcularda Malmö maçını kazanarak UEFA’da 18. sıraya yükselmenin moral rahatlığı olabilir. Ancak bunun bir rehavete dönüşmesi kabul edilemez. Dönüşmedi de zaten. Durarak da olsa son dakikalarda daha atak tablolar sergilediler ama golü bulamadılar. Beşiktaş savunması sağlam dururken, orta alanda Gedson ve Al Musrati, forvette Rafa Silva, Muçi ve Joao Mario, Rafa Silva ve Muçi… Santrforda da Semih yetersizdi. Aynı olumsuzluğu Başakşehirli kardeşlerde de gördüm. (MİLLİYET)